Türkiye’de HIV alanında çalışan en genç STK olarak, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından, 23 – 24 Ağustos tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilen 2016 – 2020 HIV/AIDS Ulusal Stratejik Planı çalışma grubu toplantısındaydık.
İki gün süren ve Türkiye'nin önümüzdeki beş yıl boyunca, HIV olgusuna ulusal düzeyde vereceği cevabın şekillendirildiği toplantıya, alandaki öncü sivil toplum kuruluşu Pozitif Yaşam Derneği ile birlikte katılarak, planlama sürecinde aktif rol aldık.
Sosyal Güvenlik Kurumu, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu gibi doğrudan muhatapların yanı sıra, uzunca bir süre atıl kaldıktan sonra geçtiğimiz yıl yeniden toplanan Ulusal AIDS Komisyonu’nun da üyelerinden olan Diyanet İşleri Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu-UNFPA gibi muhatapların da masada olduğu toplantıya WHO temsilcisi ve Türkiye sorumlusu Dr. Pavel Ursu da katıldı.
WHO’un hazırladığı raporun sunulmasıyla başlayan toplantı, katılımcıların ‘Yeni vaka sayısı ve hastalığa bağlı ölümleri azaltmak’, ‘Sağlık hizmetlerinin kapasitesini geliştirmek’, ‘Ayrımcılığı ve mahremiyet ihlallerini önlemek’ başlıkları altında üç ayrı çalışma grubuna ayrılmasıyla iki gün boyunca devam etti.
Toplantıda Kırmızı Kurdele İstanbul olarak ‘Ayrımcılığı ve mahremiyet ihlallerini önlemek’ başlığı altında aktardığımız saha deneyimleri ve önerilerimizin, WHO temsilcisi ve Türkiye sorumlusu Dr. Pavel Ursu’nun da WHO raporundan aktardığı başlıklarla örtüşüyor olması, doğrudan HIV alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarının bilgi ve deneyimlerinden mutlaka yararlanılması gerekliliğini bir kez daha ispatlanmış oldu.
İki günün sonunda tüm çalışma gruplarının, öncelikli odak noktamız olan test ve tanıya erişimin önündeki engellerin kaldırılması ve anonim testin vazgeçilmezliği konusunda yaptıkları vurgu hayati önem taşıyor. Aynı konuda, Yönetim Kurulu Başkanımızın tüm katılımcılara hitaben yaptığı, Türkiye’de neden anonim HIV testi yapılamadığı ve bunun neden gerekli olduğuna ilişkin konuşma, çözüme ilişkin bir aksiyon alma isteği yaratması açısından bir başka önemli çıktı olarak kaydedildi.
Toplantı süresince , tedaviye erişimin önündeki engellerin kaldırılması, tedavi olanaklarının ve kapasitesinin geliştirilmesi, HIV’e ilişkin ön yargının onarılması için gereken çok katmanlı ve aktörlü çalışmalar, HIV ile yaşayan bireylerin karşılaştıkları damgalama ve negatif tutumların iyileştirilmesi, kamu – STK işbirliklerinin arttırılmasına ilişkin önerilerin plan belgesinde kapsamlı ve net biçimde yer alması konusunda çaba sarf eden tüm hekimlerimize ayrıca teşekkür ederiz.
Bu iki günlük çalışma sonucu tamamlanacak olan 2016 – 2020 HIV/AIDS Ulusal Stratejik Planının takipçisi olacağız.
Yorumlar